2024 Ekonomi Beklentileri: İhracat ve Faizler Üzerine Değerlendirmeler
2024 Ekonomi Beklentileri: İhracat ve Faizler Üzerine Değerlendirmeler
DEİK Başkanı Nail Olpak, 2024 yılı için izlenen ekonomi politikalarının değişmeyeceğini ve ihracatta beklenen artışların gerçekçi olmadığını vurguladı. Olpak, faiz oranlarının düşmemesi durumunda iyimser olmanın mümkün olmadığını ifade etti. KOBİ'ler için destek talepleriyle dikkat çeken Olpak, global belirsizliklerin de iş dünyasını etkilediğini belirtti.
İhracat ve Faiz Oranları Üzerine Değerlendirmeler
Nail Olpak, ihracatta yüzde 10’luk artışların beklenmesinin gerçekçi olmadığını ifade etti. Faiz oranlarının yüzde 20’li rakamların altına inmeden iyimser olmanın mümkün olmadığını belirten Olpak, “Faizlerin yüzde 45 olması ihracatçıyı çok ilgilendirmiyor. İyimser olmak için 20’li rakamları görmemiz lazım” dedi. Bu durum, ihracatçıların gelecekteki planlarını olumsuz etkileyebilir.
Olpak, her yıl ihracatı 30 milyar dolar artırmanın pek mümkün olmadığını vurguladı. “Bu işin ihracatta kilogram değerini konuşarak olmayacağını gördük. Artık şapkadan tavşan çıkarmak zorundayız” diyerek, ihracatın sürdürülebilirliği için yeni stratejiler geliştirilmesi gerektiğini ifade etti.
KOBİ'ler İçin Destek Talepleri
KOBİ’lerin güç kaybetmesi durumunda toparlanmalarının zor olacağını belirten Olpak, finansman konusunun kritik bir rol oynadığını dile getirdi. Merkez Bankası’na yönelik döviz bozdurma zorunluluğunun düşürülmesi gerektiğini savunan Olpak, “Bu oranın artık kaldırılması ya da en azından yüzde 20’lere düşürülmesini talep ediyoruz” dedi.
Olpak, ihracatçılara yönelik döviz desteğinin artırılması gerektiğine dikkat çekti. “Bunlar ihracatçıya moral verir. En azından KOBİ’ler için bir formül geliştirilebilir” diyerek, KOBİ’lerin zor durumda olduğunu ve desteklenmeleri gerektiğini vurguladı.
Global Belirsizlikler ve Öngörülebilirlik İhtiyacı
Global anlamda belirsizliklerin 2025 yılına kadar devam edeceğini ifade eden Olpak, Türk iş insanlarının en büyük ihtiyacının öngörülebilirlik olduğunu belirtti. “Paritenin kaç olacağından çok nasıl bir seyir izleyeceği, kazanılmış hakların korunup korunamayacağı, yatırım ortamının nasıl şekilleneceğini iş insanı bilmek istiyor” dedi.
Olpak, dünyada serbest ticaretin yanı sıra artan ticaret savaşları ve bloklaşmaların da gündemde olduğunu belirtti. “Görünen o ki bu bloklaşmaları önümüzdeki dönemde daha fazla konuşacağız” diyerek, Türkiye’nin dış ticaretinin önemli partnerleri olan Avrupa Birliği ve ABD’ye dikkat çekti.
Yeşil Dönüşüm ve Ekonomik Dizayn
“Yeşil dönüşüm ile yeni bir ekonomik dizayn geliyor” diyen Olpak, bu sürecin ağırlıklı olarak AB kaynaklı olacağını ifade etti. “Dış ticaretimizin yarısını yaptığımız AB bloğu da bize bu yeni sistemi getireceğini söylüyor” diyerek, yeşil dönüşümün önemine vurgu yaptı.
Olpak, yeşil dönüşümde bambaşka bir ekonomik dizaynın olduğunu ve bu dönüşümü ıskalamamak gerektiğini belirtti. “Yeşil dönüşümde yapılacak yatırımlarda, banka kredilerinde yeşile bağlı kredilerin verileceğini düşündüğünüz zaman göz ardı edemeyeceğiniz bir süreç” dedi.
Suriye ve AB ile İlişkiler
Suriye’nin yeniden yapılanması konusunda aceleci açıklamalar yapıldığını belirten Olpak, “Suriye’nin yeniden yapılanmasını ve fırsatları konuşmak için çok erken, uzun bir zamana ihtiyaç var” dedi. Güvenlik ortamının sağlanamadığı yerde uluslararası fonların konuşulması gerektiğini ifade etti.
AB ile yüksek düzeyli ekonomi diyaloğu toplantısının yeniden yapılacağını belirten Olpak, “Bunu pozitif bir adım olarak değerlendiriyoruz. Ancak Türkiye olarak beklentilerimizi sadece diyalog değil, artık adım atılması gerekiyor” dedi. İş insanlarının vize sorunu ve geçiş kotası gibi sıkıntılarının devam ettiğini vurguladı.
Yatırım Fırsatları ve Almanya
Türk firmaları açısından önemli olabilecek bir konunun işbirliği yoluyla yatırım fırsatları olduğunu kaydeden Olpak, “Özellikle Türk ve Amerikan şirketlerinin Orta Asya ile birlikte Afrika bölgesinde gerçekleştirebileceği işbirlikleri fırsata dönüştürülebilir” dedi.
Almanya’da seçim ve lider arayışında bir yorgunluk dönemi yaşandığını belirten Olpak, “Almanya bizim Avrupa’daki ana pazarımız. Burayı iyi takip etmemiz lazım” diyerek, Alman firmalarla işbirliği ve satın almalar için fırsat zamanının geldiğini ifade etti.